Mesnevi Örnekleri: Temeli Arap ve İran edebiyatlarına dayanan mesnevi, Divan edebiyatının nazım şekillerindendir. Mesnevinin sözlük anlamına bakıldığında ikişer, ikişerli anlamına geldiği görülmektedir. Mesnevi ismine de uygun olarak her beyti kendi arasında kafiyeli olmak üzere ikişerli beyitler halinde yazılmış bir nazım biçimidir. Bunun yanı sıra, mesnevide her beyitin anlamı kendi içinde bir bütün oluşturmaktadır ve beyitler arasında da bir konu bütünlüğü bulunmaktadır. Şairlerimiz tarafından özellikle 17. Yüzyıldan sonra yazılmaya başlamıştır.
Başlıca mesnevi örnekleri ve şairleri şunlardır
Fuzulî-Leyla vü-Mecnun: Genellikle aşkı konu eden şiirler yazmıştır. Leyla vü Mecnun 10. Yüzyılda daha da yaygınlaşmış, daha sonraları Mecnunun olduğu dile getirilen şiirlerin arasına nesirler konulmuş ve hikâye halini almıştır. Sonraları Fars ve Türk edebiyatında da işlenen Mecnun mesnevilerinin içinde en ünlü olanı 1535 yılında Fuzuli tarafından yazılan Leyla vü Mecnun mesnevisi olmuştur. Bu eser bilim ve saat insanlarının isteği üzerine yazılmış bir eserdir ve 1535 yılında Fuzuli bu eserini Bağdat Valisi Üveys Paşa'ya takdim etmiştir.
Şeyh Galip-Hüsnü Aşk: Dini ve Tasavvufi mesnevi örneği olan Hüsnü aşk, Hüsn isimli bir genç kız ile Aşk isminde bir delikanlının aşkını konu almaktadır. Toplamda 2041 beyitten oluşan bu mesnevi örneği son dönem divan edebiyatının en önemli örneklerindendir. Bunun yanı sıra, edebiyat ve spiritualizm açısından da önemli eserlerdendir.
Mihailoğlu Ali Beğ -Gazavât-nâme (Gazavatname: Tarihi ve destanî mesnevi örneklerinden biri olan Gazavatname'nin Türk edebiyatındaki örnekleri ilk olarak 15. Yüzyılda yazılmıştır. Gazavatname mesnevisinde ordunun kahramanlıkları, savaş ve zaferleri konu edilmiştir.
Şeyhi-Harname: Bir şehri ve o şehrin güzelliklerini konu alan mesnevi örneklerinden biri olan Harname, Şeyhi tarafından yazılmıştır. Şeyhi eserinde mizahi bir üslup kullanarak toplumun kötü yönlerini hicvetmiştir.