Betimleyici Anlatım Örnekleri

Betimleyici anlatım, nesnelerin duyularla ifade edilen özelliklerini detaylı şekilde sunarak okuyucunun hayal gücünü harekete geçiren bir tekniktir. Bu tür anlatım, görme, dokunma gibi duyuları kullanarak varlıkların belirgin niteliklerini ön plana çıkarır. Farklı türleriyle estetik ve duygusal bir derinlik kazandırır.
Betimleyici Anlatım Örnekleri
07 Eylül 2024

Betimleyici anlatım, herhangi bir nesnenin özelliklerini hayal edilecek şekilde anlatmaktır. Görme, dokunma, işitme, tatma ve koklama duyuları aracılığıyla varlıkların niteliklerinin belirtilmesidir. Varlıkların belirgin özelliklerini tanıtıp göz önünde canlandırılmasıdır. Betimleyici anlatımda asıl önemli olan görselliktir. O nedenle gözle algılanan renk ve biçimlere büyük önem verilir. Betimleyici anlatımda düşsel öğelerden destek alınarak yorumlar da katılabilir. Betimleyici anlatım kendi içinde içeriklerine göre türlere ayrılır. Betimsel anlatım yaparken ya da betimsel anlatıma örnek verirken tüm bu türlerin bilinmesi gerekir. Bu türler:

Açıklayıcı Betimleme:

Açıklayıcı betimleme, gözle görülenin anlatıldığı, kişisel yorumlara ve duygulara yer verilmediği betimleme türüdür.

Örneğin: Bu küçük yerleşim yerindeki tüm caddeler ve sokaklar merkezdeki hükümet konağının yer aldığı meydana çıkıyordu. Hükümet konağı en azından yüz yıllık taştan bir yapıydı. Hükümet konağının tam karşısında ona göre biraz daha küçük kalan ve daha yeni sayılabilecek bir belediye binası yer alıyordu. Bu belediye binasının hemen bitişiğinde şehir parkı yer alıyordu. Şehir parkının içinde yaz kış yeşil renkte olan elli adetten fazla boy boy çam ağaçları vardı. Merkezde bulunan iki bankanın tabelaları bu çam ağaçlarının altında kalıyordu.

Sanatsal Betimleme:

Sanatsal betimleme, bilgilerin duyusal, izlenimsel bir sıra içinde, kişisel yorum katılarak yapılan betimleme türüdür.

Örneğin: Eylül sabahının bu kapalı havasında ve serin gününde bahçedeki bütün ağaçlar durgun ve karanlıktır. Bahçede bulunan havuzların suları, gökyüzündeki bulutların yansımalarıyla kirli bir katran rengine bürünmüştür. Havuzun fıskiyeleri neşesiz bir şekilde havada tutunamıyor. Havadaki perişan kuşların derinden derine yükselen feryatları, bin bir melodide duyuluyor. İnsan bahçe kapısından daha girerken bir ıstırap bahçesinin eşiğine adım attığını anlıyor.

Ruhsal Betimleme:

Ruhsal betimleme, görsellikten çok sezginin ağır bastığı ve duygulara, beğenilere, tutkulara kısacası iç dünyaya yönelik yapılan betimleme türüdür.

Örneğin: Giton dolgun yüzlü, yanakları tombul, dik bakışları olan, kendine güvenen geniş omuzları olan, göbekli ve sağlam yürüyüşlü sert biridir. Konuşurken ki kendine olan güveni yüzüne yansır ve karşısındakinin sözünü pek dinlemez. Dinlemediği için de karşısındakinin sözlerini sürekli tekrar etmesini ister. Burnunu sildiği mendili burnu gibi kocamandır. Yüksek sesle hapşırarak burnunu mendiliyle sesli bir şekilde siler. Gündüzleri bile uykusu derindir. Herkesin içinde bile uyusa uykuda sürekli yüksek sesle horlar. Yemek yerken, arabayla yolculuk yaparken, otururken hep herkesten fazla yer kaplar. Cüssesi çok iridir. Oturunca koltuğun tamamını kaplar. Kendini beğenmiş küstah tavırlarıyla bacak bacak üstüne atar. Hayatındaki herkes ona ayak uydurur; o yemek yediği zaman yer, o yürüyünce yürür, o durunca herkes durur. Konuşurken sözü hiç kesilmez, istediği kadar konuşur ve herkesin onu dinlemesini ister. Herkesin onun düşüncesinde olmasını ister. Yüksek sesli kahkahalar atar, ahlak ve toplum konusundaki değerleri zayıftır.

Fiziksel Betimleme:

Fiziksel betimleme, gözle görülenin belirgin, çarpıcı özellikleri okurun gözünde canlandırmasını sağlayacak şekilde anlatıldığı betimleme türüdür.

Örneğin: Billy şafak sökerken barakadan çıkarak telaşlı telaşlı bir an için gökyüzüne baktı. Şişman, uçları kıvırcıklaşan uzun saçları olan, bacakları çarpık, avuç içleri nasır tutmuş bir adamdı. Su rengindeki masmavi gözlerinde her zaman olduğu gibi düşünceli bir ifade vardı. Gökyüzüne bakarken yüzünü kapatan şapkasının altından sağları kıvırcık kıvırcık gözüküyordu. Bir yandan telaşlı gözlerle gökyüzüne bakıyor bir yandan üstünü başını düzeltiyor, gömleğini pantolonunun içine sokmaya çalışıyordu. Heyecandan yapamadığını park edince kemerini çözdü, gömleğini düzeltti ve kemerini tekrar bağladı. Havayı iyice kontrol ettikten sonra rüzgarın yönünü anlamak için işaret parmağını yaladı ve havaya uzattı. Daha sonra ağır adımlarla ahıra doğru, hayvanlarının yanına doğru yol aldı.

Sizden Gelen Sorular / Yorumlar

soru

Neveser

25 Temmuz 2024 Perşembe

Betimleyici anlatımda gözle algılanan renk ve biçimlere neden bu kadar önem veriliyor?

Cevap yaz
1. Cevap
cevap

Admin

Neveser, betimleyici anlatımda gözle algılanan renk ve biçimlere önem verilmesinin temel nedeni, okuyucunun zihninde canlı ve net bir resim oluşturabilmektir. Bu sayede, okur kendini olayın ya da mekânın içinde hisseder ve anlatılanları daha kolay hayal eder. Renkler ve biçimler, anlatıma derinlik ve gerçeklik katarak, metni daha etkileyici ve akılda kalıcı yapar.

Soru Sor / Yorum Yap

şifre
Çok Okunanlar

Haber Bülteni

Güncel

Okul Dilekçe Örnekleri Hazırlanışı

Okul Dilekçe Örnekleri Hazırlanışı

Güncel

Slogan Örnekleri Slogan Yöntemleri

Slogan Örnekleri Slogan Yöntemleri

Güncel

Kompozisyon Örnekleri ve Çeşitleri

Kompozisyon Örnekleri ve Çeşitleri